Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Genel Başkanı Doç. Dr. Tuncay Ergene, sınav sabahı çocukları ile okula giderek bahçede bekleyen ailelerin çocukların sınav kaygısını daha da artırdığı uyarısında bulundu.
Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Genel Başkanı Doç. Dr. Tuncay Ergene, YGS öncesinde üniversite adayları ve ailelerine bazı tavsiyelerde bulundu. Ergene, anne babalara, “Sınava girecek olan çocuklarımız, onu dünyaya getirme kararı aldığımızda bize şu soru sorulsaydı; ‘oğlunuz/kızınız 17’sine geldiğinde YGS denilen bir sınav illetinden başarılı olamayıp üniversiteye giremeyecek, yine de dünyaya getirmek ister misiniz?’Sağlıklı her anne babanın
bu soruya cevabı sanırım ‘evet’ olacaktır. O halde sınava girecek olan
oğlunuz ya da kızınız üzerinde bugüne kadar farkında olduğunuz ya da
olmadığınız baskıyı azaltmak için onunla lütfen bu konuşmayı
yapınız. Sınav sonucu ne olursa olsun, 17 yıl önce verdiğiniz karardan
dolayı asla ve asla pişman olmadığınızı ve de olmayacağınızı
çocuklarınıza söyleyiniz.” ifadesini kullandı.
Kaygının bulaşıcı olduğunu dile getiren Ergene, şunları dile getirdi: "Aslında kendi geleceğimize, yapmak isteyip de yapamadıklarımıza ilişkin istek ve beklentilerimizi çocuklarımızın gerçekleştirmesini istiyoruz. Belki onlara yönelik olarak aşırı kabul edici ve her istediklerini yapan biri olarak sınava hazırladığımızı düşünüyoruz. Oysa çocuklarımız bizim bu davranışlarımızın bir anlamda yapmacık davranışlar olduğunu kolaylıkla fark edebilmektedir. Ne söylediğimizden çok neyi nasıl söylediğimiz önemlidir. Aslında 'çocuğum başarılı da olsan, başarısız da olsan seni seviyoruz' diyebiliyoruz. Ancak bunu yaparken aynı zamanda onunla birlikle tüm aile olarak sabah sınavın yapılacağı okula giderek, kapıda, bahçede bekleyerek, anne ve babalar ellerinde çeşitli dua kitapları okuyarak verdikleri mesaj çok daha farklı olabilmektedir. Bu durum öğrencilerin kaygısını daha da artırmaktadır."
Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği Genel Başkanı Doç. Dr. Tuncay Ergene, YGS öncesinde üniversite adayları ve ailelerine bazı tavsiyelerde bulundu. Ergene, anne babalara, “Sınava girecek olan çocuklarımız, onu dünyaya getirme kararı aldığımızda bize şu soru sorulsaydı; ‘oğlunuz/kızınız 17’sine geldiğinde YGS denilen bir sınav illetinden başarılı olamayıp üniversiteye giremeyecek, yine de dünyaya getirmek ister misiniz?’
Kaygının bulaşıcı olduğunu dile getiren Ergene, şunları dile getirdi: "Aslında kendi geleceğimize, yapmak isteyip de yapamadıklarımıza ilişkin istek ve beklentilerimizi çocuklarımızın gerçekleştirmesini istiyoruz. Belki onlara yönelik olarak aşırı kabul edici ve her istediklerini yapan biri olarak sınava hazırladığımızı düşünüyoruz. Oysa çocuklarımız bizim bu davranışlarımızın bir anlamda yapmacık davranışlar olduğunu kolaylıkla fark edebilmektedir. Ne söylediğimizden çok neyi nasıl söylediğimiz önemlidir. Aslında 'çocuğum başarılı da olsan, başarısız da olsan seni seviyoruz' diyebiliyoruz. Ancak bunu yaparken aynı zamanda onunla birlikle tüm aile olarak sabah sınavın yapılacağı okula giderek, kapıda, bahçede bekleyerek, anne ve babalar ellerinde çeşitli dua kitapları okuyarak verdikleri mesaj çok daha farklı olabilmektedir. Bu durum öğrencilerin kaygısını daha da artırmaktadır."

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder